SORUN OLMADAN PSİKOLOJİK DESTEK ALINIR MI?
Psikolojik destek, kriz anlarında ve zorlu süreçlerden geçerken alınan bir yardım olduğu kadar önleyicilik özelliği de olan bir süreç olarak fayda sağlayabilmektedir.
Toplumda psikolojik destek almak için başvurmak genel olarak önemli bir sorun yaşandığında akla gelmektedir. Depresyon, anksiyete, panik atak ya da büyük bir kayıp sonrası psikolojik destek almaya gitmek çok daha yaygındır. Ama günümüzde psikoloji, ruh sağlığını sadece sorun çözmeyi merkeze alarak değil, koruma ve geliştirmeyi, iyi oluşu artırmaya yönelik olarak da çalışmaktadır. Burada önemli bir ayrıntı açığa çıkmaktadır ve yaygın düşüncenin aksine psikolojik destek almak için mutlaka kriz yaşamak gerekmediği görülmektedir. Fiziksel sağlıktan yola çıkacak olursak, kişiler sadece hastalandığı zaman değil, sağlıklı kalabilmek ve iyi hissettiği hali devam ettirebilmek için de önlemler alır: Spor yapmak, düzenli ve dengeli beslenmek, belirli aralıklarda doktor kontrolüne gitmek birkaç örnek olarak sayılabilir. Aynı bakış açısıyla ruh sağlığına da yaklaşabiliriz. Psikolojik destek, sadece önemli sorunlar açığa çıktığında değil, kişinin yaşam konforunu yükseltmek, sahip olduğu potansiyeli
geliştirmek, güçlü yanlarını keşfetmek ve onların üzerine düşünmek için de başvurulabilecek bir süreçtir.
Araştırmalara göre, danışmalara düzenli olarak devam eden kişiler stresle daha iyi başa
çıkmakta, kişilerarası ilişkilerde daha sağlıklı iletişim kurmakta ve öz farkındalıklarının
yükseldiği görülmektedir. Bu farkındalığın sayesinde kişi, kendi duygularını tanımayı,
sınırlarını belirlemeyi ve ihtiyaçlarını dile getirmeyi öğrenebilir. Bu sayede ileride
karşılaşabileceği zorlu yaşam olaylarını daha hafif şekilde atlatabilir veya bazılarını tamamen önler.
Psikolojik destek aynı zamanda kişisel ve toplumsal ilerleme için de kıymetli bir araçtır. Daha iyi bir anne-baba olmak, iş hayatındaki verimini artırmak, dikkat becerilerini güçlendirebilmek ya da özgüven üzerine çalışmak isteyen bireyler için danışman kıymetli bir yol arkadaşıdır. Örneğin, iş hayatında sürekli olarak bir şeyleri ertelemekten şikayet eden biri, seanslarda bu davranışın sebebini keşfederek daha üretken ve iradeli bir hale gelebilir. Ya da ilişkilerinde sık sık iletişim sorunları yaşayan bir kişi, sağlıklı sınırlar koyma becerisi kazanarak çatışmaların azalmasını sağlayabilir.
Sonuç olarak, psikolojik destek almak için büyük bir sorun oluşması ya da kendimizi çaresiz hissetmemizi beklemek gerekmez. Ruh sağlığını korumak, daha iyi hale getirmek ve ileriye taşımak da en az sorunları çözmek kadar değerlidir. Bazen en önemli karar, problemler daha da büyümeden önce destek alma kararı verebilmektir. Psikolojik destek, sadece yaraları sarmak yolunda çaba göstermek değil aynı zamanda daha güçlü ve iradeli bir yaşam inşa etmek çabasıdır.